Martha karakterinin kendisine dayandığını söyleyen Fiona Harvey, Perşembe günü California’da bir mahkemede Netflix’in dünya çapında 50 milyondan fazla izleyiciye kendisi hakkında “acımasız yalanlar” söylediğini savundu.
Harvey, Netflix’ten Baby Reindeer dizisinin kendisini yanlış bir şekilde, taciz suçundan hapis yatmış bir suçlu olarak gösterdiğini iddia ediyor ve 170 milyon doların üzerinde tazminat talep ediyor.
BBC Türkçe’de yer alan habere göre Netflix, BBC’nin yorum talebine yanıt vermedi.
Mahkeme belgelerine göre, Harvey dizinin yaratıcısına cinsel saldırıda bulunduğunu da reddediyor.
Harvey, Netflix’in “bu yalanları söylediğini ve asla durmadığını, çünkü gerçeklerden daha iyi bir hikaye olduğunu ve daha iyi hikayelerin para kazandırdığını” iddia ediyor.
Dizinin bir sahnesinde Martha karakteri, bir gece dizinin kahramanına cinsel saldırıda bulunurken gösteriliyor.
Perşembe günü BBC’ye konuşan Harvey, Netflix’in davayı kaybedeceğinden emin olduğunu söyledi.
Harvey, “Bundan hiç şüphem yok. Aksi takdirde bunu yapmazdık. Kazanacağımızı düşünüyoruz” dedi.
Kısa süre içerisinde büyük beğeni toplayan mini dizinin ilk bölümü “hikayenin gerçek olduğunu” iddia ediyor.
Dizinin bitiş jeneriğinde ise “yapımın gerçek olaylara dayandığı, ancak bazı karakterlerin, isimlerin, olayların, mekanların ve diyalogların dramatik amaçlarla kurgulandığı” belirtiliyor.
Netflix yöneticisi Benjamin King, geçen ay İngiliz Parlamentosu’ndaki Kültür, Medya ve Spor Komitesi’ne dizinin “yazar ve başrol oyuncusu Richard Gadd’ın hüküm giymiş takıntılı bir takipçinin elinde uğradığı korkunç tacizin gerçek hikayesi” olduğunu söyledi.
Bir komedyen olan Gadd, çalıştığı barda tanıştığı bir kadın tarafından takip edildiğini iddia etti ve yaşadıklarını anlatan bu diziyi yazdı ve başrolünde oynadı.
Gadd’ın adı Harvey’in davasında sanık olarak geçmiyor.
Dizide ne Gadd ne de Harvey’in gerçek isimleri kullanılıyor.
Harvey kendisini dizide Martha olarak canlandırılan kadın olarak tanımladı. Netflix ve Gadd ise bunu doğrulamadı.
Davada aynı zamanda Netflix’in Gadd’in hikayesini teyit etmek için hiçbir şey yapmadığını da iddia ediyor.
Harvey’nin New York’taki avukatı Richard Roth, Perşembe günü BBC’ye yaptığı açıklamada, müvekkilinin hiçbir zaman bir suçtan mahkum edilmediğini kanıtlayan belgelere sahip olduğunu söyledi.
Dizideki Martha karakteri ise Gadd’ın karakterinin onu polise ihbar etmesi ardından tutuklanan hüküm giymiş biri.
İngiltere’de yaşayan Harvey, dizinin Nisan ayında yayınlanmasından beri çok sayıda ölüm tehdidi aldığını söylüyor.
Geçtiğimiz ay İngiliz yayıncı Piers Morgan’a verdiği yaklaşık bir saatlik röportajda Harvey, Gadd’ı Londra’da bir barda çalıştığı dönemde tanıdığını doğruladı.
Ancak dizide Gadd’ın karakterine 41.000 e-posta gönderen ve 350 saatlik sesli mesaj bırakan Martha karakteri gibi davrandığını reddetti.
“Bunların hiçbiri doğru değil. Ona hiçbir şey gönderdiğimi sanmıyorum. Aslında birkaç e-posta alışverişi olmuş olabilir ama hepsi bu. Sadece şaka amaçlı e-postalar” dedi.
Ancak davada, Gadd’a 2014 yılında gönderdiği bir tweet gibi, gerçek yorumlarının dizinin diyaloglarında kullanıldığı iddia ediliyor.